Özlem Kalmaz
1980 yılında İzmir’de doğdu. 2002’de Dokuz Eylül Üniversitesi Buca Eğitim Fakültesi Güzel Sanatlar Eğitimi Resim-İş Öğretmenliği bölümünden mezun oldu. Lisans eğitiminden sonra 3,5 yıl İngiltere’de yaşadı. Yüksek Lisansını 2018 yılında aynı üniversitenin Eğitim Bilimleri Enstitüsü Güzel Sanatlar Eğitimi Anabilim Dalı, Resim-İş Öğretmenliği programında tamamladı. Halen Yaşar Üniversitesi’nde Sanat ve Tasarım Bölümünde Doktora öğrenimini tez aşamasında sürdürmektedir. Polonya, Wroclaw’daki Doctoral School of The Eugeniusz Geppert Academy of Art and Design Üniversitesi’nde Erasmus değişim programı kapsamında doktora öğrencisi olarak eğitiminin 2022-2023 güz döneminde bulunmuş ve orada aynı programa katılan çeşitli ülkelerden sanatçılar ve kendisinin de dahil olduğu ‘‘Art Rendez-vous Sumsare’’ sergisinin küratörlüğü yapmıştır. Yurtiçi ve yurtdışında çeşitli uluslararası karma sergilere ve bienallere katılım sağlamıştır. 2021 Yılında 13. Floransa Bienali’nin düzenlemiş olduğu ‘‘International Open Call Competition’’ adlı yarışmada finalistlerden biri olmuştur. 2024 yılında düzenlenen İzmir Akdeniz Bienali’nde Sergileme Koordinatörü olarak görev almıştır. İzmir Büyükşehir Belediyesi Kültür ve Sanat Dairesi Başkanlığı, Kültür ve Sanat Şube Müdürlüğünün Sergi Koordinatörlüğü biriminde Sorumlu Koordinatör olarak görev yapmaktadır.
Çalışmalarım Hakkında
Organik ve organik geri dönüşüm malzemeleriyle sanatsal çalışmalarımı yaparak, insanları organik beslenme, giyinme, üretim ve yaşama daha bağlı kılma vurgusu yapmak ve günümüzün en can alıcı sorunlarının başında gelen ekolojik yıkıma karşı duyarlılık yaratma temelinde tematik çalışmalar yapmaktayım. ‘‘Doğayla Barışmak Onu Korumaktır’’ adı altında yaptığım tuval resimlerim, doğada oluşturduğum ve çeşitli metaforik göndermeler içeren düzenlemelerim sanatsal üretimlerimin başında gelmektedir. Bunun yanında özellikle tuval resimlerimde kadını ön plana çıkarmam bir yanıyla da insan doğa ilişkisinde kadının doğaya daha barışçıl bir bağının olduğunu vurgulamaktadır.
Özlem Kalmaz’ın Çalışmalarında Üç Israr
Sanatın tarihsel serüveni toplumların içinde bulundukları sosyal, politik ve ekonomik şartlara göre şekillenerek günümüze kadar gelinmiştir. Dolayısıyla günümüzün sanatı da bugünün koşullarına göre bir muhtevaya sahiptir. Toplumları derinden sarsan savaşlar, hastalıklar, doğal afetler geçmişte olduğu gibi günümüzde de sürmektedir. Tüm bu yakıcı, yıkıcı ve yok edici sorunlara son yüzyılımızda bütün gezegeni tehdit eden ekolojik yıkım sorunu da eklenmiştir. Bunun sebepleri elbette kapitalist sistemin ekonomik ve sosyal yapılanmasıyla alakalıdır. Böylesi yapılanma ve gidişata karşı muhalif çıkışların son yıllarda artarak geliştiğini görmekteyiz. Sanatçıların özellikle batı ülkelerinde 60’lı yıllardan beri sistem kritiği yapan üretimler yaptığını biliyoruz. Hatta direkt ekolojiyi sanatsal üretimlerinin merkezine koyan sanatçıların sayısı gün geçtikçe artmaktadır. Ülkemizde de benzeri yansımaların giderek arttığını görmekteyiz. Özlem Kamaz’da bunlardan biri olmaya adaydır. Özlem’in çalışmalarını son yıllarda yakından takip ediyorum. Çalışmalarında organik malzeme kullanma yönündeki ısrarını ilgiyle izlemekteyim. Oldukça kısıtlı olanakları olan bu seçimi yapmasındaki kararını takdirle karşılıyorum. Son yıllarda “Doğayla Barışmak Onu Korumaktır” diye adlandırdığı bir dizi çalışmasını bahsettiğimiz malzemelerden oluşturmuştur. Elbette dikkate değer nokta sadece kullandığı malzemede ısrar etmesi değildir. Burada ekolojik yıkıma karşı bir duruşu da görmek lazım. Hatta kadını öne çıkaran kimi çalışmalarında kadının doğayla “daha barışık ve üretkendir” metaforunu görmekteyiz. Organik tuval üzerine yine organik ipler, bezler vb. malzemeler kullanan sanatçı, estetik kaygılarını da kararlı bir şekilde yüzeye yansıtmaktadır. Kimi yerde geometrik kompozisyonlar şeklinde simetrik, kimi yerde önemsenmesi gereken figürü merkeze koyan merkezi bir denge arayışına gittiğini görmekteyiz. Bu denge ile birlikte renk dağılımları da estetik kaygılarını dışa vuran bir çabayı bize göstermektedir.
Sonuç olarak, Özlem’in çalışmalarında üç ısrar dediğimiz organik malzeme, ekolojik duyarlılık ve estetik kaygılar öne çıkmaktadır. Ekolojiye duyarlılık bağlamındaki kararlılığının devamı dileğiyle.
Nuri Aslan
Şubat 2024