Adem Yeşilyurt/Kavis kavis, ben ve kendini çalışan ağaç özellikle zeytin ağacı köklerinden ve gövdelerinden yola çıktım. ağacın kendine özgü formunu açığa çıkarmak uzun ve zorlu bir süreç. antik roma’da vivax oliva (yedi canlı); mitolojide, birçok dinde ve botanik biliminde ölümsüz ağaç, kutsal ağaç, ağaçların ilki gibi sıfatlarla onurlandırılmış zeytin ağacına benim yakıştırmam da inatçı ağaç olurdu sanırım.ruhu ve iradesi olan bir varlığa, ham madde veya iş parçası gibi yaklaşmamam gerektiğini aklımdan çıkarmadan koyuldum işe. ağacın, kabuğundan arındırdığım kendine özgü dokusunu ve formunu referans edindim. boşlukla beraber, ağacın hasar görmüş, özgün yapısını bulamamış bölümlerine peyderpey müdahale ederek ilerledik. her ağaç bir birinden farklı olduğu için çalışma tekniği, yaklaşım ya da müdahale biçimi de bir birinden farklı olmak zorundaydı. bu durum, her ağaçta yeni bir şey keşfetmek için iyi; her ağaçta adeta organik ve/veya yapısal bir bulmacayı çözmek zorunda kaldığım için çok sancılı ve tedirgin ediciydi. çalışmaların figüratif olmaması da bu tedirginliği besleyen nedenlerden birisiydi. her ağaç sonsuz sayıda olasılıkla karşıma kuruldu. geriye alınması mümkün olmayan müdahale olasılıkları içinde kaybolduğumda, başka bir ağaca geçip onun gövdesinde yuvalar aradım. yapının karakteristik iskeleti belirginleşmeye başladığında geriye barok tarzı bir cüretle ve eğlenceli bir işçilikle kavisler yaratmak kaldı. formu oyarak, egsantrik açılar vererek iç içe geçmiş; hangi yönden bakılırsa bakılsın kendini ele veren ritmik tekrarlar oluşturmaya çalıştım. böylece, detone olmadan yüzeye yayılmış üç boyutlu çizgilerle çalışmaya bütünlük kazandırmak istedim. en önemli kriterim, ağacın rastlantısal formuyla uyum içinde kalmak oldu.sonlanan her çalışmayla birlikte ortaya sadece yeni yüzeyler, yeni formlar, yeni dokular değil; aynı zamanda figürden arınmış, sıra dışı, öngörülmeyen yapılar da çıktı. bizi kuşatan uzay/mekan ön kabulüyle aşina olduğumuz alt-üst, ön-arka, sağ-sol gibi tayin edici kavramlar anlamını yitirdi. çalışmalar, içine kuruldukları boşlukla onun birer yapısal elemanıymış gibi ilişki kurdu. bu durum yön kavramını anlamsızlaştırdı, hatta onu yük haline getirdi. ne var ki sabitlenmeleri gerekiyordu. bundan ötürü stant marifetiyle yerçekimi yasalarına boyun eğmek zorunda kaldılar. doğrusu, her birinin doğa yasalarından azade, yönü olmayan boşlukta salınmalarını çok isterdim. buna karşın, üzerine kuruldukları kaidelerin de çalışmaların yapısal bir parçasına dönüştüğünü; çalışmalarla bütünlük içinde durduğunu rahatlıkla söyleyebilirim. adem yeşilyurt1974 yılında erzurum/şenkaya/sarıyar köyünde doğdu. 1999 yılında çukurova üniversitesi/ eğitim fakültesi resim-iş bölümü/ heykel ana sanat dalı’nda lisans eğitimini tamamladı. 2000 yılında görsel sanatlar öğretmeni ve teknoloji tasarım öğretmeni olarak çalışmaya başladı. görevini izmir/bornova’da sürdürmektedir. sergiler· ressamlar derneği adana şubesi/kaman sanat galerisi/ kavis: kendini çalışan ağaç· /kişisel sergi/2022· bornova belediyesi/uğur mumcu sanat galerisi/ kavis: kendini çalışan ağaç/kişisel sergi/2022· galeri a/alsancak/ kavis: kendini çalışan ağaç/kişisel sergi/2022· contemporary barcelona: ‘perception’/ gallery art nou mil.lenni/ spaın, barcelona/karma sergi/2022 · photography montreux: ‘from life’/ gallery ludmilla moshek/clarens, switzerland/karma sergi/2022 · IAAF Art Fair BODRUM/2nd EDITION Tweet